Pınar KOCAMAN
Köşe Yazarı
Pınar KOCAMAN
 

CAMİ NE İÇİN VAR, BİZ NE YAPIYORUZ?

Cami Kelime anlamı olarak sözlükte; Toplayan bir araya getiren, bir arada bulunduran olarak geçmektedir. İbadet etmek üzere toplanılan yer manasında ise Kuran da mescit kelimesi geçer cami değil. Kuran’da geçen cami kelimesi ise, Allah’ın isimlerinden olan El Cami olarak geçmekte olup, bu esmasının anlamı ise; Birbirine zıt varlıkları bir araya getiren, Bütün mükemmellikleri, zat, fiil ve sıfat olarak kendinde toplayan, bedeni ve ruhu bir araya getiren, KALPLERİ VE DOSTLARI BİRLEŞTİREN demektir. O halde camiler yani mescitler zıtlıkları bir araya getiren, farklılıkları toplayan, Gönülleri birleştiren, dostlukları pekiştiren yerler mi olmalı yoksa bölen, ayrıştıran, gruplaştıran yerler mi? Camiye gelen insanların, bir birlerine destek olmak, istişare etmek, Gönül’den Gönül’e Hak Aşkıyla muhabbet etmek, zorda olana, darda kalana, derdi olana yardım etmek üzere bir araya gelmesi, bu amaç ile toplanması gerekmez mi? Birileri camide görsün diye yahut gösteriş yapmak yerine… … Mescit kelimesi ise; İbadet etmek için cem edilen, cemaat olmak üzere bir araya gelmek için toplanılan yer anlamına gelmekte olup, “Cem, yalnızca dinsel nitelikli bir toplantı değil, aynı zamanda hem ruhen yenilenme, yıkanma arınma ve hem de toplumsal ve bireysel sorgulanma anlamına gelmektedir. “ Bu bilgiler ışığında bakıldığı zaman günümüzde, oluşan Cami yahut Mescit kavramlarının Hakikatten ne kadar da uzak olduğunu idrak edebiliyor muyuz? Oysa Mescitler, Camiler, salat üzere, cemaat olmak için toplanılan yerler ise, insanları birleştirici, bir araya getirici olması gerekmez mi? Günümüzde ise büyük paralar harcayarak, gösteriş ve şekil peşinde koşarak, manasından çok uzaklaşmış olarak, İsraf haramdır ayetini adeta hiçe sayarak, bölünme yerleri haline gelmiştir ne yazık ki… Kalpleri, Gönülleri dostlukları pekiştiren olması gerekirken, farklı meşrepte tüm insanların bir araya toplanmasını sağlaması gerekirken cemaat cemaat, tarikat tarikat bölünmüş durumda camiler… Üstelik adım başı cami yaparak, her camide sadece 3-5 kişi ile toplanılmasına, birbirine küs olanların farklı camilere gidererek barışamamasına vesile olunduğunun da farkında olmadan… Oysa adım başı cami olmasa, O mahallede yahut O semtte yaşayan insanlar tek bir camide toplansa birbirlerinin halinden haberdar olsa, küsler barışsa, dostlar kavuşsa daha iyi olmaz mı? … Üstelik namaz Kuran’da salat kelimesi ile geçer. Salat ve zekât kavramı ayetlerde birlikte sıklıkla yer alır. Namazı kılın (Salatı yerine getirin), zekatı verin olarak tekrar tekrar yer alır Kuran’da… Çünkü salat kavramı bildiğimiz şekli namazın yanı sıra yardımlaşmak destekleşmek anlamına da gelmektedir. Kulun Allah’a niyazda bulunduğu, dua ettiği Allah ile kul arasında yakınlaşmayı sağlayan namaz, kulun kendi Gönlü için bir ibadet iken, destekleşmek yardımlaşmak hakkı tavsiye etmek sabrı tavsiye etmek üzere salat ise diğer Gönüller ile olan Allah’a ibadetidir. “ Yazıklar olsun o namaz kılanlara ki, onlar; kıldıkları namazlarından gafildirler. Ve onu gösteriş için yaparlar. Ufacık bir yardıma bile engel olurlar.” (Maun Suresi 4-5-6-7. Ayet) “Ancak, inanıp iyi işler yapanlar, birbirine hakkı tavsiye edenler ve birbirine sabrı tavsiye edenler ziyanda değillerdir.” (Asr Suresi 3. Ayet) Ayetleri ile, “Onlar namaz konusunda gaflet içerisindedirler ve bilinçsizce hareket ederler yani kıldıkları namazdan habersiz, yalan yanlış namaz kılıyorlar.” diye Kuran’da Yüce Mevla uyarıyorken üstelik… … O halde tevazuu içinde olmayı, saçıp savurmamayı, israf etmemeyi gösteriş yapmamayı, yardımlaşmayı ve iyi işler yapmayı söylerken Yüce Allah, günümüzde bu idrak ne kadar mevcut? Koca koca camiler yapıp içinde fakirler için dua edeceğinize, fabrikalar (yani istihdam oluşturmak üzere üretim için harcamalar) yapında içinde çalışanlar size dua etsinler sözünün idrak ettirmek istediği; Gösteriş şatafat ve israf ile sırf şan şöhret nefs tatmini için camiler yapmak yerine, ihtiyaç kadar sade ancak temiz niyetler ile samimiyet ile yapılsa camiler, mescitler, tüketim içinde olmak yerine üretmeye dair harcansa o paralar, destekleşmek yardımlaşmak için iyiliğe hizmet için kullanılsalar daha faydalı olmaz mı ne dersiniz?
Ekleme Tarihi: 21 Ocak 2023 - Cumartesi

CAMİ NE İÇİN VAR, BİZ NE YAPIYORUZ?

Cami Kelime anlamı olarak sözlükte; Toplayan bir araya getiren, bir arada bulunduran olarak geçmektedir.
İbadet etmek üzere toplanılan yer manasında ise Kuran da mescit kelimesi geçer cami değil.
Kuran’da geçen cami kelimesi ise,
Allah’ın isimlerinden olan El Cami olarak geçmekte olup, bu esmasının anlamı ise;
Birbirine zıt varlıkları bir araya getiren, Bütün mükemmellikleri, zat, fiil ve sıfat olarak kendinde toplayan, bedeni ve ruhu bir araya getiren, KALPLERİ VE DOSTLARI BİRLEŞTİREN demektir.
O halde camiler yani mescitler zıtlıkları bir araya getiren, farklılıkları toplayan, Gönülleri birleştiren, dostlukları pekiştiren yerler mi olmalı yoksa bölen, ayrıştıran, gruplaştıran yerler mi?
Camiye gelen insanların, bir birlerine destek olmak, istişare etmek, Gönül’den Gönül’e Hak Aşkıyla muhabbet etmek, zorda olana, darda kalana, derdi olana yardım etmek üzere bir araya gelmesi, bu amaç ile toplanması gerekmez mi? Birileri camide görsün diye yahut gösteriş yapmak yerine…
Mescit kelimesi ise; İbadet etmek için cem edilen, cemaat olmak üzere bir araya gelmek için toplanılan yer anlamına gelmekte olup, “Cem, yalnızca dinsel nitelikli bir toplantı değil, aynı zamanda hem ruhen yenilenme, yıkanma arınma ve hem de toplumsal ve bireysel sorgulanma anlamına gelmektedir. “
Bu bilgiler ışığında bakıldığı zaman günümüzde, oluşan Cami yahut Mescit kavramlarının Hakikatten ne kadar da uzak olduğunu idrak edebiliyor muyuz?
Oysa Mescitler, Camiler, salat üzere, cemaat olmak için toplanılan yerler ise, insanları birleştirici, bir araya getirici olması gerekmez mi?
Günümüzde ise büyük paralar harcayarak, gösteriş ve şekil peşinde koşarak, manasından çok uzaklaşmış olarak, İsraf haramdır ayetini adeta hiçe sayarak, bölünme yerleri haline gelmiştir ne yazık ki…
Kalpleri, Gönülleri dostlukları pekiştiren olması gerekirken, farklı meşrepte tüm insanların bir araya toplanmasını sağlaması gerekirken cemaat cemaat, tarikat tarikat bölünmüş durumda camiler…
Üstelik adım başı cami yaparak, her camide sadece 3-5 kişi ile toplanılmasına, birbirine küs olanların farklı camilere gidererek barışamamasına vesile olunduğunun da farkında olmadan…
Oysa adım başı cami olmasa, O mahallede yahut O semtte yaşayan insanlar tek bir camide toplansa birbirlerinin halinden haberdar olsa, küsler barışsa, dostlar kavuşsa daha iyi olmaz mı?
Üstelik namaz Kuran’da salat kelimesi ile geçer. Salat ve zekât kavramı ayetlerde birlikte sıklıkla yer alır. Namazı kılın (Salatı yerine getirin), zekatı verin olarak tekrar tekrar yer alır Kuran’da…
Çünkü salat kavramı bildiğimiz şekli namazın yanı sıra yardımlaşmak destekleşmek anlamına da gelmektedir. Kulun Allah’a niyazda bulunduğu, dua ettiği Allah ile kul arasında yakınlaşmayı sağlayan namaz, kulun kendi Gönlü için bir ibadet iken, destekleşmek yardımlaşmak hakkı tavsiye etmek sabrı tavsiye etmek üzere salat ise diğer Gönüller ile olan Allah’a ibadetidir.
“ Yazıklar olsun o namaz kılanlara ki, onlar; kıldıkları namazlarından gafildirler. Ve onu gösteriş için yaparlar. Ufacık bir yardıma bile engel olurlar.” (Maun Suresi 4-5-6-7. Ayet)
“Ancak, inanıp iyi işler yapanlar, birbirine hakkı tavsiye edenler ve birbirine sabrı tavsiye edenler ziyanda değillerdir.” (Asr Suresi 3. Ayet)
Ayetleri ile, “Onlar namaz konusunda gaflet içerisindedirler ve bilinçsizce hareket ederler yani kıldıkları namazdan habersiz, yalan yanlış namaz kılıyorlar.” diye Kuran’da Yüce Mevla uyarıyorken üstelik…
O halde tevazuu içinde olmayı, saçıp savurmamayı, israf etmemeyi gösteriş yapmamayı, yardımlaşmayı ve iyi işler yapmayı söylerken Yüce Allah, günümüzde bu idrak ne kadar mevcut?
Koca koca camiler yapıp içinde fakirler için dua edeceğinize, fabrikalar (yani istihdam oluşturmak üzere üretim için harcamalar) yapında içinde çalışanlar size dua etsinler sözünün idrak ettirmek istediği;
Gösteriş şatafat ve israf ile sırf şan şöhret nefs tatmini için camiler yapmak yerine, ihtiyaç kadar sade ancak temiz niyetler ile samimiyet ile yapılsa camiler, mescitler, tüketim içinde olmak yerine üretmeye dair harcansa o paralar, destekleşmek yardımlaşmak için iyiliğe hizmet için kullanılsalar daha faydalı olmaz mı ne dersiniz?
Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve seydisehirinsesi.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.