DECCAL

Arif BİLGİN

E-Posta : abilgin_yesevi@hotmail.com

              Daha önceki bir yazıda dijital faşizmden bahsetmiştik. Daha sonra gelişen dünya gündemi bu dijital faşizmin etkilerinin nerelere varacağını ortaya koydu. Dünyanın tepesinde şeytani bir hırsla dişlerini gösteren ABD Başkanı bile bu güce boyun eğdi. Trump iki satır yazı ile dengeleri değiştirdiği bu mecra ile baş edemedi.

Yeniçağın deccalı bu sosyal medya öyle bir deccal ki, tek dünya yönetme sevdasında karşısında kimse direnemiyor. Bakın ülkemizde gündem bu hafta WhatsApp, nedir bu? Facebook adlı bağımlılığımızın bir yan ürünü. Narko maddeleri bu ülkenin yüzde olarak çok az bir kesimi kullanırken bu dijital uyuşturucuyu neredeyse ülkenin tamamı kullanıyor ve bağımlı.

Dijital faşizm küresel işgali ABD’den başlatmış deccal yamağını iktidara getirmiştir, dikkat ederseniz Trump daha iktidarı teslim etmesine bir ay varken başta yardımcısı ve önemli bakanlıkları işgal edenler tek tek istifa etmiş ve Trump’u yalnız bırakmışlardır. İstifa eden bakanlara baktığınızda adalet bakanının da olduğunu görüyoruz. ABD seçimleri süresince Trump’un sahtekarlık iddiaları karşılık bulmamış ve Trump satılmıştır. Aslında Trump aylar önce kaybetmiş.

Biden “dijital faşizmin” tüm desteğini almış söylemleri ve söylenenlere bakılırsa deccalın ta kendisidir ve havarileri de bu şirketlerdir. Bu yazdıklarım sakın Trump iyidir anlamına falan gelmesin, bu dengesizin iktidarı aynı bizim 12 Eylül’e gidişimiz gibi bir hazırlığa zaman kazandırmaktı.

ABD’de bunları yapabilen diğer ülkelerde neler yapmaz? Mesela daha Biden koltuğa oturmadan FaceBook harekete geçmiş WhatsApp aracılığı ile bize el atmıştır. Yakında belki de diğer sosyal medya ögeleri de aynı yönteme başvuracak ve bize de ayar çekmeye çalışacaktır. Bize dayattığı sözleşme AB ülkelerinde yoktur.

Bu deccalın uşaklarının Tanrı’sı paradır. Bunların Tanrıları ile bağını kopartmak ve durdurmanın yolu para kaynağı olduğumuz mecralardan bir süre çekilmektir. 85 milyon kullanıcının bir müddet kapanması bunlara büyük darbe olacaktır çünkü bu uyuşturucuyu en çok kullanan ülkelerden belki de birincisi bizim insanımızdır.

Ön görümüz Türkiye’nin önüne set çekmek adına bu mecralarda yakında yöneticilerimizi devletimizi engelleyip, Fetö’ye, PKK’ya ve yol arkadaşlarına yol vererek algı operasyonlarına başlamalarıdır. Bunların para kaynağı maalesef biziz, ne kadar çok bağımlı o kadar reklam vs..den para. Eğer varsa bizim de milli bir dijital platformumuz bunları kapatıp ona mecbur bırakılırsak belki tutunur, yoksa bunlar varken bağımlılığımızı sona erdirmek güç hatta imkansız.

Vesselam…